hoca sinan paşa ne demek?

Hoca Sinan Paşa (d. 1440 - ö. 1486 Gelibolu), 15. yüzyıl Osmanlı kelam alimi, matematikçi ve devlet adamı.

Fatih ve II. Bayezid dönemlerinin önemli bir bilim, din ve sanat adamıdır. Fatih'in saltanatında 1476-1477 yılları arasında sadrazamlık yapmıştır.

En ünlü eseri, kendine has bir üslupla kaleme aldığı Tazarrunâme (Yakarışlar Kitabı) adlı kitaptır.1

Hayatı

1437-1441 yılları arasında Sivrihisar, Bursa veya İstanbul'da dünyaya geldi.2 Asıl adı Sinâeddîn Yusuf'tur. Babası İstanbul’un ilk kadısı Hızır Bey, annesi ise Osmanlı âlimlerinden Molla Yegân'ın kızıdır.3

İstanbul'un fethi'nden sonra babası İstanbul kadısı olarak istanbul'da görevlendirildiğinde on üç- on dört yaşlarındaydı. İstanbul'da dedesi Molla Yegân'ın meclisine devam etti; Molla Hüsrev, Molla Gürani, Molla Kırîmî, Hocazâde Muslihuddin ve Kestelî gibi devrin büyük ulemâsı ile tanıştı. Fatih'in İstanbul'a davet ettiği Ali Kuşçu'nun da talebesi oldu.4

Babasının 1459'da ölümü üzerine Fatih tarafından Edirne'ye bir medreseye müderris olarak tayin edildi; daha sonra "hace-i sultânî" lakabıyla Fatih'in hocası oldu ve Sahn-ı Semen müderrisliğine getirildi. Padişah Fatih Sultan Mehmed kendisini 1470 senesinde vezirliğe getirdi, bu tarihten sonra "Hoca Paşa" olarak anılmaya başladı5

1477 yılında Gedik Ahmed Paşa'nın azledilmesi üzerine vezîr-i azamlığa getirildi. Aynı yıl bilinmeyen bir sebeple bu görevden el çektirildi ve hapsedildi. İstanbul ulemasının toplu halde padişaha başvurup Sinan Paşa hapisten çıkarılmazsa bütün kitaplarını yakarak Osmanlı topraklarını terk edeceklerini bildirmeleri üzerine hapisten çıkarılıp Sivrihisar kadılığı ve müderrisliği vazifesiyle İstanbul'dan uzaklaştırıldı.6

II. Bayezid 1481'de tahta geçince yeniden vezirliğe yükseltilmiş ve Edirne Dârülhadisi müderrisliğine getirilmiştir. Riyâziye, hey’et, fıkıh ve kelâm mevzularında Arapça olarak yazdığı risâlelerinin çoğunu Fâtih Sultan Mehmed devrinde kaleme alan Sinan Paşa, II. Bayezid döneminde din, tasavvuf, ahlâk ve evliya menkıbeleri konularındaki Türkçe eserlerini verdi.7

1486 yılında kimi kaynaklara göre Edirne'de, kimilerine göre İstanbul'da hayatını kaybetti.8 Mezarının yeri bilinmemektedir.

Fâtih döneminin kazaskerlerinden Mollâ Mehmed'in kız kardeşiyle evlenmiş ve bu evlilikten Ahmed ve Mehmed Çelebi adında iki çocuğu olmuştur.9

Ömrünün sonuna doğru birkaç ay içinde kaleme aldığı10 Tazarrûnâme, onun en önemli eseridir. Tazarrûnâme, gerek devrinde gerekse daha sonraki dönemlerde çok okunmuş; çeşitli edebiyat tarih ve tarihçileri tarafından sanatkârâne nesir üslûbunun en başarılı örneği olarak kayda geçirilmiştir.11

Eserleri

  • Tazarruname ilk ve en önemli eseridir. Türkçe mensur bir tasavvuf eseridir.
  • Nasihatname, ahlaka dair nesir tarzında Türkçe bir eserdir.12
  • Tezkiretülevliya, Alâeddîn Attar'ın Tezkiret-ül-Evliyâ'sı örnek alınarak hazırlanmış Türkçe mensur eserdir bir eserdir13
  • Haşiye ala şerhül mülehhas, Kadızade Rumi'nin Çagmini Şerhi’ne yazılmış Arapça bir hâşiyedir.14
  • Risale minel Hendese, Ali Kuşçu'nun Fâtih’in huzûrunda tartıştığı hendeseyle ilgili bir meseleyi ele alan Arapça eserdir.15
  • ''Beydâvî Tefsirine Hâşiye, Kadı Beydavi'nin Kadı Tefsiril diye de bilinen tefsirine hâşiye 16
  • Feth-ül-Fethiyye, Ali Kuşçu'nun Fethiyye isimli eserinin Arapça şerhidir.17
  • Risâle alâ Evveli Kitâb-it-Tehâreti min-el-Hidâye, Burhâneddin el-Mergīnânî’nin el-Hidâye’sinin tahâret bahsine dair Arapça risâlesi18.

Kaynakça

Orijinal kaynak: hoca sinan paşa. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.

Footnotes

Kategoriler